Organik İle Pestisitsiz Ürün Aynı Şey Midir?

Organik ile Pestisitsiz Aynı Şey Midir? | Anamur Bahçesi

 

Market raflarında ya da semt pazarlarında gezerken ‘organik’ etiketi taşıyan sebze ve meyvelerle “pestisitsiz” olarak satılan ürünleri sıkça görürüz. İki ifade de kulağa güven verici gelir. İkisi de sanki tamamen doğal, tertemiz ve sağlıklı gıdalarla dolu bir sofrayı çağrıştırır. Ancak işin gerçeği biraz daha farklıdır. Organik bir ürün mutlaka pestisitsiz demek değildir, Pestisitsiz olduğu iddia edilen bir ürün de her zaman organik üretim standartlarına uygun olmayabilir. Tüketici olarak bu ayrımı bilmek, hem bütçemizi doğru yönlendirmemiz hem de sağlığımızı korumamız açısından kritik öneme sahiptir. Bu yazıda, organik ile pestisitsiz ürün arasındaki farkları, benzerlikleri, yasal tanımları, sağlık etkilerini ve satın alma sırasında nelere dikkat etmemiz gerektiğini detaylı şekilde inceleyeceğiz.

Organik Ürün Nedir? Sertifikadan Tarlaya Uzanan Süreç

Organik ürün nedir? sorusunun cevabı yalnızca ‘doğal’  ya da ‘ilaçsız’ gibi tanımlara sığmaz. Organik ürün ulusal veya uluslararası sertifikasyon kurumlarının belirlediği standartlara uygun olarak üretilen tarım ürünüdür. Türkiye’de bu süreç, Organik Tarım Kanunu ve Organik Tarımın Esasları ve Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik kapsamında yürütülür. 

Organik üretimde:

  • Sentetik gübreler, kimyasal pestisitler ve GDO’lar yasaktır.
 
  • Toprak verimliliği kompost, yeşil gübre, münavebe gibi doğal yöntemlerle sağlanır.
 
  • Zararlı kontrolünde yalnızca izin verilen doğal kökenli maddeler kullanılabilir. Örneğin neem yağı, kükürt, bakır sülfat.
 
  • Ürünler, tarladan sofraya kadar her aşamada denetlenir ve sertifikalandırılır. 
 
  • Organik tarımda zararlılarla mücadelede genellikle predatör böcekler gibi biyolojik mücadele faktörleri kullanılmaktadır. Bu da en sağlıklı ve en sürdürülebilir tarım şeklinden biridir.
     

Bu noktada karşımıza çıkan önemli ayrıntı  Organik tarımda pestisit kullanımı tamamen yasak olmamasıdır. Yalnızca sentetik olanlar yasaktır. Doğal kökenli bazı pestisitlerin kullanımı serbesttir. Bu, ‘organik’ etiketinin ‘pestisitsiz’ anlamına gelmediğinin ilk göstergesidir. Organik tarımda doğal kökenli pestisitlere izin verilmesinin nedeni ise elbette sentetik kimyasallar kadar zarar vermemeleridir. 

Pestisitsiz Ürün Ne Demektir?

Pestisitsiz ürün, isminden de anlaşılacağı gibi, pestisit kullanılmadan üretilmiş olduğu iddia edilen üründür. Ancak burada büyük bir fark var; ‘Pestisitsiz’ ifadesi çoğu ülkede yasal olarak tanımlı veya denetlenen bir etiket değildir. Bu nedenle bazı belirsizlikler söz konusu olabilir:

  • Üretici gerçekten hiç pestisit kullanmamış olabilir.
     
  • Ya da üretimde pestisit kullanılmış ama hasattan önceki bekleme süresi sonunda kalıntı miktarı ölçülebilir seviyenin altına düşmüş olabilir.
     
  • Maalesef bazen ‘Pestisitsiz’ ifadesi sadece pazarlama amaçlı da kullanılabilir. Bu tür durumları tespit etmek için kalıntı analizi yaptırılabilir.
     

Bu yüzden pestisitsiz ürün aldığınızı düşündüğünüzde mutlaka ürünün sertifikalı olup olmadığına, bağımsız laboratuvar analizlerinin mevcut olup olmadığına dikkat etmelisiniz.

 


Organik ve Pestisitsiz Arasındaki Farklar

Özellik

Organik

Pestisitsiz

Yasal Tanım

Sertifikalı, resmi yönetmeliklere tabi

Genellikle resmi tanımı yok

Pestisit Kullanımı

Sentetik yasak, doğal izinli

Teorik olarak yok, ama her zaman garanti değil

Denetim

Bağımsız kuruluşlarca düzenli denetim

Çoğu zaman üretici beyanına dayalı

Ek Uygulamalar

GDO yasağı, toprak koruma, biyoçeşitlilik

Sadece pestisit kullanmama odaklı

 


Organik Ürünlerde Pestisit Kullanımı: Gerçekler

Birçok tüketici, organik ürünlerde hiçbir pestisit kullanılmadığını sanır. Ancak gerçek şu ki:

  • Organik tarımda bazı doğal pestisitler kullanılabilir. Örneğin neem yağı (Azadirachta indica ağacından elde edilir), kükürt, kaolin kili, piretrin gibi.
     
  • Bu pestisitler genellikle çevreye ve faydalı böceklere daha az zarar verir.
     
  • Ancak doğal da olsa yüksek dozlarda uygulandığında çevre ve insan sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir.
     

Dolayısıyla, organik ürünler daha düşük pestisit kalıntısı taşısa da tamamen pestisitsiz olmayabilir. Bunun için üreticinin pestisit uygulama ile  hasat zamanı arasında geçen zamana, uygulama dozajına ekstra dikkat ediyor olması gerekir.

Sağlık Açısından Karşılaştırma

Araştırmalar, organik ürünlerde pestisit kalıntısı oranının konvansiyonel ürünlere göre daha düşük olduğunu gösteriyor.
Örneğin Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) verilerine göre:

  • Organik ürünlerde kalıntı bulunma oranı %7 civarındadır.
     
  • Konvansiyonel ürünlerde bu oran %38’e kadar çıkar.
     

Bu fark önemli olsa da, “pestisitsiz” etiketli ürünlerin güvenilirliği üreticinin beyanına ve denetim mekanizmasına bağlıdır.

Çevresel Etkiler

Organik tarım, pestisit kullanımını sınırladığı ve doğal yöntemlere öncelik verdiği için:

  • Toprak sağlığını korur.
     
  • Yer altı suyu kirliliğini azaltır.
     
  • Arılar, kelebekler, kuşlar gibi faydalı canlıların yaşam alanlarını destekler.
     
 

Tüketici İçin Pratik Öneriler

  • Sertifikalı organik ürünleri tercih edin, böylece yasal güvenceye sahip olursunuz.
     
  • ‘Pestisitsiz’ etiketi görürseniz üreticiye laboratuvar analiz raporlarını sorun.
     
  • Yerel üreticilerden alışveriş yaparak taze ve daha az işlem görmüş ürünlere ulaşabilirsiniz.
     
  • Meyve ve sebzeleri bol suyla yıkayarak kalıntıları azaltabilirsiniz.
 

‘Dirty Dozen’ ve ‘Clean 15’ Listesi: Hangi Meyve-Sebze Daha Temiz?

Organik ve pestisitsiz ürün tartışmalarında sıkça gündeme gelen kavramlardan biri de ‘Dirty Dozen’ (Kirli Düzine) ve ‘Clean 15’ listeleridir. Bu listeler, her yıl Environmental Working Group (EWG) adlı bağımsız çevre kuruluşu tarafından yayımlanır ve ABD’de yapılan geniş kapsamlı pestisit kalıntısı analizlerine dayanır. Her ne kadar veriler ABD tarımına ait olsa da tarım uygulamalarındaki benzerlikler nedeniyle dünya genelinde tüketiciler için önemli bir referans niteliğindedir.

Dirty Dozen (Kirli Düzine) Nedir?

Dirty Dozen listesi, pestisit kalıntı oranı en yüksek olan 12 meyve ve sebzeyi içerir. Bu listedeki ürünler, hasattan sonra bile yüksek miktarda pestisit kalıntısı barındırabilir. Araştırmalara göre bu ürünlerin bazıları yıkansa veya kabuğu soyulsa dahi kalıntılar tamamen ortadan kalkmayabilir.

2024 yılı itibarıyla Dirty Dozen listesinde yer alan bazı ürünler şunlardır:

  1. Çilek
     
  2. Ispanak
     
  3. Kale (kara lahana) ve hardal yaprağı
     
  4. Şeftali
     
  5. Armut
     
  6. Üzüm
     
  7. Kapya biber
     
  8. Kiraz
     
  9. Yaban mersini
     
  10. Yeşil fasulye
     
  11. Elma
     
  12. Kereviz
     

Bu listedeki ürünleri satın alırken mümkünse organik sertifikalı olanları tercih etmek, pestisit maruziyetini ciddi ölçüde azaltabilir.

Clean 15 (Temiz 15) Nedir?

Clean 15 listesi ise pestisit kalıntısı en düşük olan 15 meyve ve sebzeyi içerir. Bu ürünler ya kalın kabukları sayesinde pestisitlerden korunur ya da yetiştirme sırasında daha az kimyasal kullanılır.

2024 yılı Clean 15 listesinde öne çıkan ürünlerden bazıları:

  1. Avokado
     
  2. Mısır
     
  3. Ananas
     
  4. Soğan
     
  5. Papaya
     
  6. Tatlı bezelye
     
  7. Kuşkonmaz
     
  8. Kavun
     
  9. Kivi
     
  10. Lahana
     
  11. Mantar
     
  12. Mango
     
  13. Tatlı kavun
     
  14. Karpuz
     
  15. Havuç
     

Bu listedeki ürünleri konvansiyonel olarak da satın alabilirsiniz, çünkü pestisit kalıntı seviyeleri genel olarak çok düşüktür. Ancak bu, tamamen risksiz oldukları anlamına gelmez. Yine de organik sertifikalı şekilde bulabiliyorsanız onu tercih etmelisiniz.

Listelerin Tüketici İçin Önemi

Dirty Dozen ve Clean 15 listeleri, özellikle bütçesi sınırlı ama pestisit maruziyetini azaltmak isteyen tüketiciler için çok değerli bir rehberdir. Çünkü herkes tüm alışverişini organik ürünlerden yapamayabilir. Bu listeler sayesinde pestisit kalıntısı yüksek ürünlerde organik tercihi yapabilirsiniz. Pestisit kalıntısı düşük ürünleri ise konvansiyonel olarak alarak bütçenizi dengeleyebilirsiniz.
 

Türkiye Açısından Pestisit Kalıntıları ve Riskler

EWG listeleri ABD verilerine dayansa da, Türkiye’deki analizler de benzer kaygıları destekliyor:

  • Greenpeace Türkiye tarafından yapılan ‘Pestisitler ve Çocuklar’ raporuna göre:
     
    • İstanbul’da çeşitli market ve pazarlardan alınan 155 örnekte, her üç üründen birinde mevzuata aykırı pestisit kalıntısı bulundu.
       
    • Örneklerin %61’inde birden fazla pestisit kalıntısı, %43’ünde PFAS içeren (uzun süreli toksik etkili) pestisit kalıntısı, ve %31,6’sında hormonal, nörolojik veya kanserojen etkili pestisitler tespit edildi
       
  • Ayrıca, Türkiye’nin RASFF (AB Gıda ve Yem Hızlı Bilgi Sistemi) veri tablolarına göre:
     
    • 2020–2022 döneminde bildirilen kalıntı vakalarının çoğu (yüzde 50–70 aralığında) pestisit kaynaklıydı.
       
    • Bu bildirimlerde özellikle biber ve turunçgillerde AB’de yasaklı aktif maddelere rastlandığı bildirildi.
       

Bu veriler, Türkiye’de tüketicilerin Dirty Dozen benzeri risk gruplarındaki ürünlerde organik tercih ederek maruziyeti azaltabileceğini güçlü biçimde gösteriyor.

Pestisitsiz Yetiştiricilikte Kullanılan Yöntemler

1. Biyolojik Mücadele

Biyolojik mücadele, zararlı böceklerin ve hastalıkların doğal düşmanlarını kullanarak kontrol altına alınmasıdır.

  • Faydalı Böcekler: Uğur böcekleri, Altın gözlü avcı böcek, bazı faydalı nematod türleri, parazitoid arılar ve yırtıcı akarlar kullanılarak  yaprak bitleri gibi zararlıları doğal yoldan azaltır.
     
  • Mikroorganizmalar: Bacillus thuringiensis (Bt) bakterisi, bazı tırtıl türlerine karşı etkili olup insanlara zararsızdır.
     
  • Doğal Yırtıcılar: Kuşlar, kurbağalar ve yarasalar, tarla ekosisteminde zararlıları dengede tutar.
     

2. Bitki Rotasyonu 

Aynı tarlada her yıl farklı bitki türlerinin yetiştirilmesi, zararlı popülasyonunun artmasını engeller.

  • Örneğin, bir yıl baklagil, sonraki yıl tahıl yetiştirmek, toprak kaynaklı hastalıkların döngüsünü kırar.
     
  • Monokültürden (tek tip tarım) kaçınmak pestisit ihtiyacını ciddi oranda azaltır.

3. Tuzak Bitkiler Kullanımı

Bazı bitkiler, zararlıları asıl üründen uzaklaştırmak için ‘tuzak’  görevi görür.

  • Örneğin, lahana tarlasında hardal ekmek, lahana kelebeğini hardal bitkisine çeker.
     
  • Zararlılar tuzak bitkiye yönelir, böylece ana ürün korunur.
     

4. Doğal Pestisitler ve Bitkisel Ekstraktlar

Kimyasal pestisit yerine, bitki özleri ve doğal maddeler kullanılır.

  • Neem Yağı: Hem böcek kovucu hem de mantar hastalıklarına karşı etkilidir.
     
  • Sarımsak ve Acı Biber Spreyi: Zararlıları uzak tutar.
     
  • Kükürt ve Kireç: Mantar hastalıklarının kontrolünde yaygındır.
     

5. Fiziksel ve Mekanik Yöntemler

Zararlıları fiziksel olarak engelleyen veya uzaklaştıran yöntemlerdir.

  • Kapanlar ve Feromon Tuzakları: Böcekleri cezbederek yakalar.
     
  • Örtü Malzemeleri: İnce file tüller, bitkileri böceklerden korur.
     
  • Elle Toplama: Küçük ölçekli üretimde zararlıların elle uzaklaştırılması.
     

6. Sağlıklı Toprak Yönetimi

Sağlıklı toprak, bitkilerin hastalıklara karşı dirençli olmasını sağlar. Bu nedenle:

  • Organik madde oranı yüksek kompost kullanmak.
     
  • Toprak pH’ını bitkinin ihtiyacına göre ayarlamak.
     
  • Fazla sulama ve gübrelemeden kaçınmak gibi yöntemler toprağı daha sağlıklı hale getirir ve yetiştirdiğimiz ürünün daha dirençli olmasını sağlayıp pestisite olan ihtiyacını azaltır..
     

7. Entegre Zararlı Yönetimi (IPM) Yaklaşımı

IPM,  zararlılarla mücadelede farklı yöntemlerin bir arada kullanılmasıdır.

  • Öncelik kültürel ve biyolojik yöntemlerdedir.
     
  • Pestisit kullanımı yalnızca son çare olarak ve minimum düzeyde yapılır.

Tüketicinin Etiketi Doğru Okuması için İpuçları

Pestisitsiz veya organik ürün satın alırken ürünün gerçekten iddia ettiği gibi yetiştirilip yetiştirilmediğini anlamanın en güvenilir yolu etiketleri doğru okumaktır. Ancak market raflarında karşılaştığımız etiketler bazen karmaşık terimler ve sembollerle dolu olabilir. İşte tüketicilerin dikkat etmesi gereken önemli noktalar ise şöyledir:

1. Sertifikalara Dikkat Edin

Ürünün gerçekten pestisitsiz veya organik olduğundan emin olmak için yetkili kuruluşlar tarafından verilen sertifika logolarını arayın. Türkiye’de bu genellikle ‘Organik Tarım Sertifikası’ logosu ile belirtilir. Avrupa Birliği ülkelerinden gelen ürünlerde AB Organik Yaprak Logosu, ABD’den gelenlerde ise USDA Organic logosu yer alabilir. Bu logolar ürünün bağımsız denetimlerden geçtiğini gösterir.

2. ‘Doğal’ İfadesine Karşı Temkinli Olun

Etikette “doğal” kelimesini görmek her zaman pestisitsiz veya organik olduğu anlamına gelmez. ‘Doğal’ ifadesi yasal olarak net bir standarttan ziyade pazarlama terimi olarak kullanılabilir. Bu nedenle, ‘doğal’ ibaresi yerine sertifikalı organik veya pestisitsiz yetiştirilmiş gibi net beyanlara odaklanın.

3. Ürün İçeriğini İnceleyin

Sebze ve meyve gibi tek bileşenli ürünlerde içerik listesi çok kısa olsa da işlenmiş gıdalarda detaylı bir içerik tablosu bulunur. Etiket üzerinde koruyucu, yapay tatlandırıcı veya sentetik katkı maddesi görüyorsanız, ürün büyük olasılıkla tamamen doğal ve pestisitsiz değildir.

4. Hasat ve Son Kullanma Tarihlerini Kontrol Edin

Taze ürünlerde hasat tarihi özellikle önemlidir. Pestisitsiz yetiştirilen ürünlerin genellikle raf ömrü normal seviyede olur. Bu nedenle son kullanma tarihi çok ileri olan ürünlerde katkı maddesi veya koruyucu bulunma ihtimali artar.

5. Menşei Bilgisine Bakın

Ürünün yetiştirildiği yer de kalite konusunda ipucu verir. Yerel üretim çoğu zaman daha az pestisit kullanımı ve daha kısa taşıma süresi anlamına gelir. Etikette ‘yerli üretim’ veya üretim bölgesi bilgisi bulunuyorsa bu avantajlıdır.

6. Barkod ve QR Kod Kullanımı

Bazı üreticiler ürünün üretim sürecini ve analiz raporlarını barkod ve/ veya  QR kod aracılığıyla tüketiciyle paylaşır. Akıllı telefonunuzla bu kodu okutarak ürün hakkında detaylı bilgi alabilirsiniz.

Türkiye’de Organik Meyve ve Sebze Üretimi ile Tüketimi

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye’de bitkisel üretim alanları her yıl artış göstermektedir. 2023 yılında toplam yaş meyve üretimi yaklaşık 24 milyon ton, yaş sebze üretimi ise yaklaşık 29 milyon ton olarak gerçekleşmiştir. Bununla birlikte, organik tarım alanları toplam tarım alanlarına kıyasla henüz sınırlı bir paya sahiptir. 

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın verilerine göre 2023 yılı itibarıyla organik tarım yapılan alanlar, toplam tarım alanının %2-3’ünü oluşturmaktadır. Organik ürünlerin üretim ve tüketimi Türkiye’de giderek artan bir ilgi görmekle birlikte, toplam üretim ve tüketim içindeki payları halen görece düşüktür. Bu durum organik ürünlerin daha geniş kitlelere ulaşması ve fiyat rekabetinin sağlanması için teşvik ve bilinçlendirme çalışmalarının önemini ortaya koymaktadır. Resmi kurumların yayımladığı güncel raporlar, organik tarımın sürdürülebilir ve sağlıklı gıda üretiminde kritik bir rol oynadığını göstermektedir.

 

Etiketin Arkasındaki Gerçeği Bilin

Organik ile pestisitsiz ürünler aynı şey değildir. Organik, yasal olarak tanımlanmış, sertifikalı ve belirli üretim standartlarına tabi bir yöntemdir. Pestisitsiz ise genellikle üretici beyanına dayanan, her zaman denetimli olmayan bir ifadedir. Sağlık ve çevre açısından daha güvenilir bir tercih yapmak istiyorsanız, etiketin ötesine geçip üretim yöntemini ve sertifikaları incelemek en doğru adımdır.

Sonuç olarak, organik ve pestisitsiz ürünler benzer şekilde sağlıklı beslenmeye katkı sağlasa da üretim standartları ve sertifikasyon süreçleri açısından farklılık gösterir. Anamur Bahçesi, bu iki yaklaşımı da benimseyerek tüm ürünlerini hem organik sertifikalı hem de pestisit kalıntısı içermeyecek şekilde üretir. Tarladan sofraya uzanan süreçte doğallığı ve güvenilirliği ön planda tutan Anamur Bahçesi, meyve ve sebzeleri katkısız, sağlıklı ve taptaze olarak sunar. Böylece siz de sevdiklerinizle birlikte, hem doğanın sunduğu gerçek lezzeti hem de sağlıklı yaşamın güvencesini sofralarınıza taşıyabilirsiniz.

Organik Avakado | Anamur Bahçesi

Pestisit Kalıntısı İçermeyen Organik Avakado 

 

Sipariş Vermek İçin Resme Tıklayın

 

 

 

 

 

DİĞER BLOG İÇERİKLERİMİZ 

Organik Anamur Muzu Nasıl Olgunlaştırılır?

Pestisit İçermeyen Ürünleri Kargoyla Alabilir Miyim?

 

 

 

Etiketler: Organik ürün, Pestisitsiz Ürün, Anamur Bahçesi, Biyolojik mücadele
Ağustos 13, 2025
Listeye dön
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı

Sizlere en iyi alışveriş deneyimini sunabilmek adına sitemizde çerezler(cookies) kullanmaktayız. Detaylı bilgi için KVKK sözleşmesini inceleyebilirsiniz.